Büyükşehir Belediyesi’nin düzenlediği 13. Kocaeli Kitap Fuarı 7’den 70’e her yaştan kitapseveri ağırlamaya devam ediyor. Kitap tutkunları, sevdikleri muharrirlerin söyleyişlerine katılarak hem onları dinliyor hem de kitaplarını imzalatıyor. Bu bağlamda muharrir, şair ve öğretim üyesi Ahmet Murat Özel, mimari şaheser olarak gösterilen Süleymaniye Camisi’ni ele aldığı “Taşı Taşırmak” isimli kitabında ibadethanelerin ehemmiyetini ve kadim Türk mimarisinin özelliklerini 13. Kocaeli Kitap Fuarı’nda anlattı. Süleymaniye Camii üzerinden bir anlatıma giden, cami ile muharrir ortasında geçen alakaları bahis edinen muharrir Ahmet Murat Özel, Süleymaniye’yi kimi vakit mimari tarafıyla pahalandırıyor, kimi vakit mevki prestijiyle kıyasa gidiyor, kimi vakit ise şairane bir üslupla ele alıyor. Terörle gayrette kapsamında vazife yaptığı yerlerdeki yaşadıklarını “İki Mermi Bir Hayat” kitabında anlatan emekli yarbay Şefik Ünal ise, “Binlerce zaferleri ve kahramanları olan bir millete mensubuz. Lakin çocuklarımız ulusal kahramanlarımızı tanımıyor” dedi.
“İNSAN VE CAMİ ORTASINDA ETKİLEŞİM KURDUM”
Karamürsel Alp Salonu’ndaki söyleşisinde, “Bir cami risalesi” olarak nitelendirdiği kitabından kesitler sunan muharrir, şair ve öğretim üyesi Ahmet Murat Özel, “İki kahramanımız var. Birisi müellif, ikincisi ise Süleymaniye Camii. Süleymaniye ile müellif ortasındaki iniş çıkışlı bağlantılar vakit zaman geriliyor, karmaşık bir hal alıyor. Kahramanımız, Süleymaniye’ye dokunmak istiyor fakat dokunamıyor. Dokunulmazlığı var. Sonra görmek istiyor. Burada da meşakkat yaşıyor. Kitabı okuyanlar, Süleymaniye’yi özlesin, gitmeyenler gitsin görsün, caminin avlusunda otursun bu kitabı okusunlar. İnsan ile cami ortasındaki etkileşim kurarak, Süleymaniye ile insanların bir bağ kurması konusunda bir katkım olsun istedim” diye konuştu.
“SÜLEYMANİYE BENDE ÇOK FARKLI YERE SAHİP”
Birçok İslam ülkesinde çok hoş ve estetik mescitler gördüğünü fakat Süleymaniye’nin kendisi için çok farklı bir yerde olduğunu söz eden Özel, “Camiler bizim tarihimizde hislerimizi harekete geçiren, kalıcı bir kelam bırakmak için diktiğimiz yapılardır. Hala çağdaş dünyada bu tıp söyleyebileceğimiz cami cümlesi kurabilmiş değiliz. Çağdaş mescitler taklittir. Klasik, eski tarihi mescitlerdeki ruh yok” dedi. Müellif Ahmet Murat Özel, “Taşı Taşırmak” kitabından çeşitli pasajlar okuduğu söyleşisinin sonunda okurlarının sorularını yanıtladı.
ÜNAL, ASKERLİK HAYATINDA YAŞADIKLARINI ANLATTI
Karamürsel Alp Salonu’nda gerçekleşen söyleşinin başka konuğu ise terörle gayrette kapsamında misyon yaptığı yerlerdeki yaşadıklarını anlattığı “İki Mermi Bir Hayat” kitabının muharriri emekli yarbay Şefik Ünal oldu. Ünal, “Kurtuluştan Günümüze Kentin Kahramanları” başlıklı söyleşisinde, 1974’de Kıbrıs Barış Harekâtı sırasında asker olmaya karar verdiğini söyledi. Nevşehir’de çocukken köyünün yanından geçen trenden askerlerin kendisine el sallayıp galeta attığını anlatan Ünal, böylelikle askere ve askerliğe karşı büyük bir sevgi beslediğini tabir etti.
“MÜCADELEMİZE DEĞDİ”
Kocaeli Jandarma Komutanlığı’nda 1989-92 yılları ortasında 3 yıl vazife yaptığını ve hoş anılar biriktirdiğini belirten Ünal, “Terörle çabanın ağır olarak yapıldığı bölgelerde vazifeler aldım. Milletimizin manevi takviyesi gerimizdeydi. Şiddetli misyonlardan bugünlere geldik. O yıllarda yapılması gerekenler güç kurallarda yapıldı. Ancak bugün gelinen noktaya baktığımızda verdiğimiz gayrete değdi. Üstün kahramanlık örneği sergileyen askerlerimiz, terörle gayrette muvaffakiyet sağladı” formunda konuştu.
“ÇOCUKLAR ULUSAL KAHRAMANLARIMIZI TANIMIYOR”
Kurtuluş savaşından bugüne, öncesinde de binlerce zaferleri ve kahramanları olan bir millete mensup olmaktan gurur duyduğunu aktaran Ünal, “Bunları çocuklarımıza anlatmamız gerekir. Yahya Kaptan kimdir diye sorsak, ‘milli uğraş kahramanıdır’ derler lakin öteki da bir şey bilmiyor beşerler. Kara Fatma hakkında çocuklarımız bilgi sahibi değil. Mahallî idareler, devletin kurumları isimlerini yaşatmış lakin o kahramanlarımızı gereğince anlatılamamış. Bu büyük bir eksiklik” tabirlerini kullandı.
“KAHRAMANLIK ÖYKÜLERİMİZ DEĞERLENDİRİLMELİ”
250 yıllık geçmişi olan ABD’nin sıfırdan millet kurmaya, tarihi olmadığı halde kurgular ve palavralarla tarih yazmaya çalıştığını belirten Ünal, “Filmler çekiyorlar. Amerikalılık şuuru oluşturmaya çalışıyorlar. Ancak bizim geçmişimizde, tarihimizde o kadar zaferlerimiz ve kahramanlarımız var ki bunları ne anlatabiliyoruz ne de sinema, dizi çekemiyoruz. Bu boşluğun kesinlikle doldurulması ve gelecek jenerasyonlara aktarılması gerekir” değerlendirmesinde bulundu.
Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı
News
